AHMET HAKAN
Yine sazanlık yapacağım
HINCAL Uluç, Hürriyet Pazar’da Ayşe Arman’a verdiği röportajda şöyle diyor:
"Rahmetli babam, ’Oğlum şerefli adam yoktur. Fiyatı bulunamamış adam vardır’ derdi. Benim de fiyatımı henüz bulamadılar, o yüzden şerefli olmaya devam ediyorum."
Bu cümleleri okuduğumda şunları düşündüm: Bu türden bir baba öğüdüyle yetişen bir çocuğun, büyüyünce Hıncal Uluç gibi biri olmasına nasıl şaşırabiliriz ki? Hatta bu öğüt, "daha kötüsü"ne bile hazır olmamızı gerektirir... Bu yüzden Hıncal Uluç’un şu anki haline bakıp şükretmeliyiz.
Evet, bunları düşündüm ama asıl mevzu bu değil...
Mevzu şudur:
"Şerefli olmak" ya da "haysiyet sahibi olmak" demek, bir insanın ilkelerinden ve değerlerinden ne tür bir çıkar söz konusu olursa olsun asla ödün vermemesi demektir...
Çünkü insanın, hiçbir kayıt ve şart altında vazgeçemeyeceği değerleri vardır...
Oysa "Şerefli adam yoktur. Fiyatı bulunamamış adam vardır" anlayışı, şeref ve haysiyet gibi değerleri, bir fiyat skalasına indirgemektedir.
Bu anlayış, şerefsizliği "ucuza gitmek" olarak kodlayan bir anlayıştır.
Bu anlayışa göre...
Evet, "satın alınamıyorsun" ama senin satın alınamamanın temel nedeni, üzerinde titizlendiğin değerler değil... Kendini pahalıya sattığın için satın alınamıyorsun...
Yani...
Satın alınamamayı, değerler üzerinden değil de fiyat tarifesi üzerinden tarif ediyorsun.
{SZ: Ahmet Hakan guzel noktaya dikkat cekmis. Hincal Uluc'un serefli insan yoktur sozu her ne kadar gercege yakinligi yansitiyor olsa da, ise bu sekilde baslarsan, devami bu sozun gosterdigi noktadan cok daha uzaga varir, ki bu da arzulanan bir hedef olmaktan cok uzaktir.}
February 17, 2008
Ahmet Hakan'dan Beleşçi Hıncal'a taşşşş....
Posted by Sazelyt at 9:20 PM
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment